GenelGündemRöportajSon DakikaYazarlar

Tüm Herkese Şikayetimdir!

Koronavirüs Hastalığı ve Taksi

 

Dünyayı saran bu illetin laboratuvar veya doğal mı olmasından daha önemli olan, amacı neydi ve neleri değiştirdi, değiştirecek?

Taksi esnafı şu an da bu krizin neresinde?

Ne kadar hazırdı?

Ne kadar dayanacak?

Ne kadar güçlü çıkacak?

Bence, iyi yönetirse çok daha güçlü çıkacaktır.

Yoksa yine sadece birkaç oda birkaç kişi ya da STK’mı mücadele verecek?

Eski menfaat üçgeni ön plana çıkarsa çok daha kötü günler bizleri ve sektörü bekleyecektir.

Şu anki durumdan etkilenip işsiz kalan birçok kişi, ticari fırsat olarak görülen korsan taksicilik için ne önlemler alacak?

Aplikasyonu, esnaf olarak, biz kuralım diye çok uğraştım.

İki sistem üzerinde iki yıl boyunca çalıştım.

Biri bitmek üzereydi.

Konuyu ilettiğim herkes sadece iyi olduğunu söyledi; tekrarını soran olmadı.Bu durum gerçekten çok acı.

Sonuç olarak tüm çalışmamı çöpe attım.

Artık tüm sorumluluk esnafın temsilcilerinde.

Başka kimde olacak ki?…

Aidatını vermeyen plaka sahibi, aplikasyon için para verilmeyeceğini söyledi.

Binlerce esnafın odasına borcu var; aplikasyon için kuruş vermez.

“Şoför arkadaşlarımız da vermez” dediler.

Bende bu yönde düşünüyorum.

Şimdi…

NE OLDU?

Plaka sahipleri en az bir ay kira alamadı, bir ay ticaret yapamadı ve bir süre daha yapamayacak.

Bedeli ne kadar?

En az 140-150 milyon.

Bu bir ay için. Kriz en az 3 ay devam eder, daha sonra da birdenbire düzelmez.

En az 6 ayda eski haline gelir…

Nerden baksan plaka sahipleri

600 milyon ile 1 milyar lira ekside.

BİR MİLYAR… BİR MİLYAR…

Bu paranın onda birini isteyerek vermeyenler, şimdi bu rakamı seve seve, iç çeke çeke cebinden verecek.

Gelelim durak sahiplerine…

Aplikasyonu o yapsın, bu yapsın ama duraklar içinde olsun!

Ya kim aplikasyon yapıp sana bedelsiz hizmet verecek? Ki sen de indiregandiye devam edeceksin…

Duraklar asıl amacından hızla uzaklaşıyor, kendilerini bankamatik zannediyorlar.

Oysa oralar bizim okulumuz, halkın güven kapısıydı.

Ebadı küçük, ama verdiği güvenle devasa bir yerdi.

Ne oldu şimdi?

En iyi ihtimalle %50 zarar ediyorlar. Her ay için.

Gelelim şoför arkadaşlara…

“Aylık sigara paranı biriktir, sen de bu aplikasyona ortak ol” desek, onlar da mazeret dünden hazır….

“Paramı kazanıyoruz”

Peki şimdi ne yapıyorlar?

Sizce ne kadar zararları var?

Her gün de devam ediyor.

35 bin şoför bir ay için 100 lira verseydi 3.500.000 ederdi.

Şimdi kaç tane yüz lira kazanamıyor?

Hesaplarını kendileri yapsın.

Gelelim esnafın yöneticilerine ve temsilcilerine, STK’larına…

En ufak bir faliyet olunca,

“BEN YAPTIM! BEN YAPTIM!”

diye don gömlek ortaya atlayanlara.

Sizin yaptığınızı Arşimet hamamda suyun kaldırma kuvvetini bulduğunda yapmıştı.

Esnaf için, şoför için ne yaptınız?

Asıl şimdi sahada olma zamanı!

Asıl şimdi “Ben yaptım” diyebilmenin zamanı!

Asıl şimdi elle tutulur, gözle görülür bir şeyler yapmanın zamanı…

Neden?…

Şoförü kaderine bıraktınız?

Esnafı sahipsiz bıraktınız?

Sadece esnafın kredi borcu ötelendi.

Yeni krediler için esnaf sokaklarda sırt sırta bekliyor!

Ya şoför?

Onlara ne kredi ne de sıra var!

Onlar duraklarda birkaç kişi için sırada.

Kazanılacak para kime yetecek?

Şimdi, Ankara’dan İstanbul’a kadar, esnafın bazı temsilcileri şık şık giyinip ortamlarda caka satıyor; toplantılar yaparak görüş alışverişinde bulunuyor.

Normal zamanda, esnaf, el ele vererek kazandığı için, şu zor günlerde yedek akçeyi kullanamadığı gibi normal zamanın da borcuyla karşı karşıya kaldı. Esnaf itibarsızlaştırıldı, ekmeği elinden tereyağından kıl çeker gibi alındı.

BUNUN SORUMLUSU SİZSİNİZ!

Esnafın, şoförün haklarını çalanlarla mücadele etmediniz; haksızlığın, hırsızlığın önünü açtınız.

Suspus oturdunuz!

Neden haklı ekmeğimiz için haykırmadınız?

Haykıran birkaç kişinin arkasında neden durmadınız?

Öyle ki bazılarımız o dönemde medya tarafından linç edildi!

Korsanların güdümündeki medya aracılığıyla esnaf hakaretlere, tacizlere ve iftiralara maruz kaldı.

Sizleri göremedik!

Yoksa yanımızda durmayı yakışıksız mı buluyorsunuz?

Oysa verdiğimiz aidatlarla sağlanan maaşınızı almayı biliyorsunuz!

Şu anda biz zarar ederken, siz maaşlarınızı alabiliyorsanız bu bizim size verdiğimiz aidatlar sayesinde oluyor.

Biz sahada onca ticari ve hayati riskleri göğüslerken, sizler bizim hakkımızı korumayı beceremiyorsunuz.

Şu an esnaf çalışmıyor fakat esnafın trafik sigortası yüksek risk taşıdığı için, özel araçlara göre, misli misli fazla ödeme yapıyor.

Oysa araçların çoğu çalışmıyor. Çalışanlar da 50-60 km ile günü tamamlıyor.

Her tekeri olan, her VIP cipi olan ekmeğimizi çaldı.

Şimdi üç kuruşa muhtaç olduk.

Devletimizin durumu ortada. Bizler gibi, bizlerden çok daha kötü durumda olanlar var…

Tabii ki de bu ülke de kimse aç kalmaz.

Bu ülke, milyonlarca mülteciye yıllardır ekmek veriyor…

 

Biz yıllardır bu mesleği yapıyoruz.

Çoğumuz bu meslek için ailecek bedel ödedi; can verdi, aç ve soğukta çalıştı.

Şimdi evine üç kuruş getiremeyecek duruma geldiyse bu sizin yüzünüzden oldu.

Örtbas etmeye çalışmayın beceriksizliğinizi.

Bize “yat-kalk” dendi, yaptık.

Siz ne yaptınız?

Bu virüs belası mutlaka sona erecek.

Devletimiz tüm imkanlarını seferber etti.

Sağlık sektöründeki emekçilerimiz ve evinde kalan milyonlarca insanımız bu virüsün hakkından gelecektir.

Daha güçlü bir şekilde, özgür bir hayata yeniden kavuşacağız.

Bedel ödeyenler, bu bedelin hesabını soracaktır.

Biz arazi çevirip, arsa ve yat kat sahibi olmadık.

Parasını tek tek, kuruş kuruş vererek bu plakalara sahip olduk.

Bizde bir arsa çevirseydik, çok daha fazla kazanırdık.

Hatta parasıyla arsa alsaydık şimdi milyonluk dairelerden, düzinelerce dairemiz olurdu.

 

Sahi, hakkımızda “milyonluk plaka ağaları milyonluk teneke, sarı terör, at hırsızları denirken de ortada yoktunuz.

İstanbul’da iki üç milyonluk daire adedini biliyor musunuz?

Ya da bu daireler satıldığında ne kadar vergi verildiğini biliyor musunuz?

Ya da taksinin ne kadar verdiğini?

Ya da taksinin değerinin nereden nereye düştüğünü biliyor musunuz?

Ya da aracı pert olduğunda, maddi ve manevi tazminatlarla esnafın, plakasını bozdurmak zorunda kaldığını biliyor musunuz?

Ya da İstanbul taksi esnafına yapılan dayatmanın, sadece İstanbul’da hala devam ettiğini biliyor musunuz?

Bunları kime söylediğimin ya da kime hitap ettiğimin önemi yok.

Bu yazdıklarıma kim tepki gösteriyorsa onlara yazıyorum.

Sadece esnafımızın ve şoförlerimizin çok daha iyi kazanacağı, çok daha güçlü bir sektörde hizmet verebilmek için yazdım, yazacağım.

Taksi esnafının yanında duran kişilere isim verecek olursam, Cennet Mekan Turgut Özal ve 10553 Bakanlar Kurulu Kararına imza atan bakanlarımızı ve Korsan Yasasını Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla hayata geçiren Sayın İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’yu sayarım…

Hepiniz Allah’a emanet ediyorum…

Cafer AZMAN

Etiketler

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı

Reklam Engelleyicisi Kullanıyorsunuz

Lütfen reklam engelleyici eklentiyi devre dışı bırakıp sayfayı tekrar yenileyin